|
|
 |
- Turgut Özal'ı Unutmadık
- Bursa Teşkilatı Çalışıyor
- GP İlçe Kongreleri Yapıldı
- Genç Parti Hazırlanıyor
ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİMLERDE GENÇ PARTİ YİNE ÖN SAFLARDA
Admin tarih 12.10.2009, 14:41 (UTC) | | | Herşeyi bilen adam ve yaptığı araştırmaların doğruluğu kanıtlanmış, Adil Gür yine bir analiz ve araştırma sonucunda önümüzdeki genel seçimlerde Genç Parti'nin yükselişte olduğunu açıkladı.
Adil Gür, Kürt açılımı ile ilgili bir referandumun intihar olacağını söylüyor. "Ben vatandaşların bu tip bir referandumda objektif kriterlerle oy kullanacaklarını hiç sanmıyorum" diyen Gür, sözlerine şöyle açıklık getiriyor:
"Kutuplaşma öyle bir boyuta geldi ki aslında halkın yüzde 90’ının ‘Evet’ diyebileceği kadar kolay bir referandumda bile seçmenin önemli bir bölümü çok rahat ‘Hayır’ oyu verebilir ve bu da kutuplaşmayı daha keskinleştirir"
Şimdi "Ak Parti Kürt sorununu çözerse tarihe geçer, yüzde 50-60 oy alır" gibi bir kanaat oluştu, ama bu yanlış. Çünkü Türkiye’nin en önemli sorunu nedir diye 100 tane araştırma yapsanız, 100’ünde de çıkacak ilk cevap; aş, iş ve yoksulluktur. Aş, iş ve yoksulluğa çare olmadan demokratikleşme veya diğer alanlarda yapacağınız iyileştirmeler size ancak birkaç puan getirebilir. Demokrasi için bedel ödemeyen toplumlarda yeni anayasa, demokratik açılım gibi başlıklar sanıldığı kadar önemli değildir.
Sizin araştırmalarınıza göre açılım süreci nasıl etkiledi iktidarı?
Ak Parti’nin 29 Mart’ta aldığı oy yüzde 38.4’tü. Geçen ay yaptığımız araştırmada yüzde 35.3 çıktı.
Ama Güneydoğu bölgesinde oyu yüzde 20 artmadı mı?
Yüzde 20 artsa ne olur, yüzde 30 artsa ne olur. Güneydoğu’da sizin yüzde 20’lik oy artışınız Türkiye’de 1.4 oy artışına tekabül eder. Halbuki siz Batı’da 5 puan, Orta Anadolu’da 6-7 puan, Karadeniz’de 7-8 puan oy kaybederseniz bu Türkiye ortalamasını çok ciddi etkiler. Önemli olan bölgelerin seçmen sayısı olarak büyüklüğüdür.
Kaldı ki son bir aydır Ak Parti’ye oy kaybettirecek bazı önemli gelişmeler de oldu. Onlardan sonra ben 35.3’ten de biraz daha inmiş olabileceğini düşünüyorum.
Nedir o oy kaybettiren gelişmeler?
En önemlisi, 1 Ekim sabahı itibarıyla reçetesindeki ilacı yazdırmak için hastaneye gidenlerden asgari 15 lira katkı payı alınmaya başlanması.
Sizce bu kadar önemli mi 15 lira?
Bakın, 2002’den bu yana yaptığımız tüm kamuoyu araştırmalarında Ak Parti iktidarının en başarılı uygulaması sağlık alanındadır. Ak Parti son uygulamasıyla bu algıya zarar vermiştir ve bu da sanıldığından çok daha fazla oy kaybettirebilir. Dolayısıyla aslında Ak Parti için Kürt meselesinden çok daha hayatidir. Çünkü siz baştan bu uygulamayı koysaydınız kimse size kızmazdı. Ama sırtınızda 40 yıl taşıyıp, bir kez of dediniz mi bitersiniz.
YENİ BİR ‘GENÇ PARTİ’ VAKASI GÖREBİLİRİZ
Siz iktidarın elinin zayıfladığını düşünüyorsunuz, ancak gidecek bir yer bulamayanlar için yine kaçış yeri olmayacak mıdır? Bir CHP-MHP koalisyonu ihtimalinin bile sonuçlarını 22 Temmuz’da görmedik mi?
Ama ben zaten önümüzdeki seçim sürecinde insanların önüne farklı alternatifler çıkacağını düşünüyorum. Yine iddialı bir laf olacak ama benim şahsi gözlemlerime göre ilk seçimlerde Meclis’e dört veya beş parti, artı bağımsızlar girecektir. Yani eğer aklını başına almazsa Ak Parti de, CHP de, MHP de küçülecek, ortaya bir veya iki yeni parti daha çıkacaktır.
2002’deki Genç Parti vakası gibi mi?
Tabii, o hiç yabana atılmaması gereken bir olaydır. Eğer seçim iki hafta önce yapılsaydı veya ayran-döner dağıtmaya iki hafta geç başlansa, insanları sıkmasalardı, Genç Parti kesin yüzde 12’yle Meclis’teydi. Şimdi de benzer bir vakayla karşılaşabiliriz. Kuvvetle ihtimal Türkiye’nin oluşacak yeni hükümeti de bir koalisyon hükümeti olabilir.
Haber'in Devamı : http://www.turktime.com/haber/BILEN-ADAMDAN-FLAS-TAHMINLER-ERKEN-SECIM-2010-DA…-YENI-BIR-‘GENC-PARTI-VAKASI-GOREBILIRIZ/70902
HABER :
 | | | |
|
LİBANANCO DAVASI KASIMDA
Admin tarih 08.10.2009, 19:21 (UTC) | | | Libananco şirketinin, devlet tarafından el konulan Çukurova Elektrik (ÇEAŞ) ve Kepez Elektrik hisselerinde zarara uğradığı gerekçesiyle Türkiye Cumhuriyeti hakkında açtığı 10 milyar dolar tutarındaki tahkim davasında Kasım ayında yapılacak duruşmada mahkeme, davanın ''esastan görüşülüp görüşmeyeceğini'' karara bağlayacak.
Kasım ayında yapılacak duruşmada Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının yetki itirazları dinlenecek, davacı şirketin iddialarının belgelere dayanıp dayanmadığına bakılacak ve enerji şartı anlaşmasına göre davanın açılıp açılmayacağı konuları tartışılacak.Libananco Davası
Enerji Bakanlığı yetkilisi, ''Bizim isteğimiz ve talebimiz bunun yetkiden reddedilmesi. Bunu bitirirsek esasa hiç girmeyecek'' diye konuştu.
2003 YILINDA EL KONULMUŞTU
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun (EPDK) başvuru üzerine 2003 yılında Uzan Grubuna ait ÇEAŞ ve Kepez Elektrik şirketlerine el koymuştu.
Bunun üzerine Kıbrıs Rum kesiminde faaliyet gösterdiğini açıklayan Libananco Holdings Co. Ltd., ÇEAŞ ve Kepez Elektrik'e ortak olduğunu ve söz konusu el koyma ile zarara uğradığını söylemiş, Türkiye aleyhine 10 milyar dolarlık dava açmıştı.
Uluslararası Yatırım Anlaşmazlıkları Çözüm Merkezinde (ISCID) açılan dava halen görüşülmeye devam ediyor. Libananco'nun mahkemeyi kazanması durumunda
Bütün Gelişmeler ve Libananco Davası için :
www.cenkuzan.tr.gg/Libananco.htm
HABER :
 | | | |
|
Cem Uzan'a Hapis Cezası
Admin tarih 06.10.2009, 17:22 (UTC) | | | Cem Uzan'a hakkında orman işgali iddiasıyla açılan davada, 1 yıl 8 ay hapis cezası verildi. İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi ise Cem Uzan'ın tutuklama talebini reddetti.
Pamukova ilçesi Bakacak köyünde TMSF'nin el koyduğu ve daha sonra Milli Eğitim Bakanlığı'na devredilen çiftliğin 58 dönümlük bölümünün orman arazisine yapıldığı gerekçesiyle Cem Uzan, babası Kemal Uzan, kardeşi Hakan Uzan ve çalışanı Muzaffer Salih Pilav hakkında 'orman yerini işgal etme ve faydalanma suçundan' açılan dava sonuçlandı.
Pamukova Sulh Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, Pamukova Orman İşletme Şefliği avukatları ile Cem Uzan'ın ve çalışanı Muzaffer Salih Pilav'ın avukatı Mehmet Ferhat Ünalan katıldı.
Ünalan, savunmasında, müvekkillerinin orman arazisini işgal etmediklerini söyledi.
Pamukova Orman İşletme Şefliği'nin mahkeme heyetine gönderdiği tazminat zarar raporunu geçerli kabul etmediklerini ifade eden Ünalan, şunları kaydetti:
"Dava usulüne göre açılmamıştır. Orman memurlarınca tutulan zabıt, iddianamenin hazırlandığı tarihten sonra tutulmuştur. Suç tarihi olarak 10 Mayıs 2004 tespit edilmiştir. Bu tarih mahkemenin dava konusu yerle ilgili tescil davasının karar kesinleşme tarihidir. Bu tarihten itibaren orman vasfı kesinleştiğinden ancak bu tarihten sonra söz konusu yerin işgal edilmesi halinde müvekkilimin üzerine atılı suç vuku bulacaktır. Söz konusu yere 13 Haziran 2004'te TMSF el koymuştur. Müvekkilimin herhangi bir işgal ve faydalanması söz konusu değildir. Üzerine atılı bulunan suçtan beraatini talep ediyoruz, aksi kanaatte ise tüm indirim hükümlerinin uygulanmasını ve verilecek cezanın paraya çevrilip ertelenmesini talep etti."
Bu arada İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF), "dosyadaki delillerin henüz toplanmamış olması, sanığın delil karartma ihtimalinin bulunması, kaçma şüphesi olması ve zimmet suçundan yargılanması" nedeniyle Cem Uzan hakkında gıyabi tutuklama kararı çıkarılması talebini uygun görmedi.
Mahkeme kararında, 4 Mart'taki tensip tutanağında Uzan'ın yurt dışına çıkışının yasaklandığı, 25 Haziran'daki duruşmada da savunmasının alındığı ve diğer sanıklarla duruşmadan vareste tutulma talebinin kabul edilmediği belirtilerek, 16 Eylül tarihli duruşmaya gelmeyen Cem Uzan, annesi ve kız kardeşi hakkında duruşmalardan vareste tutulmaları yönünde karar verilmediği vurgulandı.
Kararda, 10 Kasım'da yapılacak duruşmaya gelmeleri için bu kişilerin adlarına çağrı kağıdı çıkartıldığı, bu çağrı kağıtlarına ilişkin cevabın dosyaya dönmediği de belirtilerek, "Duruşmanın 10 Kasım'da yapılacağı ve Cem Uzan'ın mahkememizce inceleme yapılan bu tarih itibariyle yurt dışına çıkış yasağı kararını ihlal ettiği hususunda, gazete haberleri dışında maddi delil sunulmadığı göz önüne alınarak, Uzan ile ilgili müdahil vekilinin dilekçesindeki taleplerin yerinde olmadığı" kaydedildi.
Aynı davada yargılanan Cem Uzan'ın babası Kemal ve kardeşi Hakan Uzan hakkında ise yakalanamadıkları için herhangi karar verilmedi.
HABER :
 | | | |
|
Cem Uzan 7 Milyar Dolarlık davayı kazandı! TMSF kaybetti!
Admin tarih 03.10.2009, 17:33 (UTC) | | | Cem Uzan Newyork'taki 7 milyar dolarlık davayı kazandı. TMSF'nin bu davadaki mağlubiyeti dünya bankasında başlayacak olan 19 milyar dolarlık telsim davasında Türkiye'yi zora sokmuş durumda.
Cem Uzan 7 milyarlık davayı kazandı! Bundan sonra ne yapacak? İşte ayrıntılar...
New York'taki 7 milyar dolarlık davayı Cem Uzan kazandı. TMSF'nin bu davadaki mağlubiyeti pazartesi günü dünya bankasında başlayacak olan 19 milyar dolarlık telsim davasında Türkiye'yi zora sokmuş durumda. Bu davada Hakan Uzan'ın şahit olarak dinlenmesi bekleniyor.
CEM UZAN'IN MARİFETİ
TMSF'nin Cem Uzan'a karşı açmış olduğu ve Newyork'ta karara bağlanan bu davanın Türkiye aleyhine sonuçlanmış olması Cem Uzan'ın marifeti olarak yorumlanıyor. Pazartesi günü dünya bankasında görüşülmeye başlanacak olan 19 milyar dolarlık Telsim tahkim davasında gelişmeler bu aşamadan sonra daha da ilginç bir duruma geldi.
Bu dava sürecinde yurtdışında Ahmet Ertürk ve Fethi Çalık gibi Tmsf'nin üst düzey yöneticileri hakkında açılan ceza davaları da başka bir sorun olarak masada duruyor. Açılmış olan bu ceza davalarının önümüzdeki günlerde karara bağlanması bekleniyor.
HABER :
 | | | |
|
CEM UZAN SAĞLIK SORUNLARI NEDENİYLE ŞEHİR DIŞINDA
CENK UZAN tarih 30.09.2009, 18:01 (UTC) | | | Cem Uzan nerede iddialarına yanıtı Cem Uzan vekili Şaylan Çığgın gerekli açıklamayı yaptı.
Cem Uzan’ın avukatı Şaylan Çığgın müvekkilinin sağlık sorunları nedeniyle İstanbul dışında olduğunu söyledi. Şaylan Çığgın, "Cem Uzan, bir sağlık sorunu nedeniyle İstanbul dışında bulunmaktadır. Bu nedenle
İstanbul 4.Ağır Ceza Mahkemesin’de görülen duruşmaya hazır bulunduramadık. Gelecek celse hazır bulunduracağız" dedi.
Cem Uzan’ın avukatı Şaylan Çığgın: Cem Uzan’ın yurtdışına kaçtığı yolundaki iddialarla ilgili, bu konuda herhangi bir yorum yapamayacağını, ancak bir hafta içinde konuyla ilgili yazılı açıklamada bulunacaklarını söyledi. Çığgın ayrıca susmanın hukuk dilinde reddetme anlamına geldiğini sözlerine ekledi.
HABER :
 | | | |
|
Alara Koçibey Hakkında
Admin tarih 30.09.2009, 14:44 (UTC) | | | Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan'ın eşi Alara Uzan neden soyismini değiştirdi?
Bu ayki Antik Dekor'u karıştırırken dikkatimi çekti. Özlem Önal'ın Gökkafes'teki penthouse'unu dekore eden Alara Uzan, dergiye verdiği röportajda Uzan yerine kızlık soyadı olan Koçibey'i kullanmış.
Yanlışlıkla mı yazıldı diye düşünüp, derginin yayın yönetmeniyle konuştum. Alara Hanım, özellikle 'Koçibey' yazılmasını istemiş. Alın size bir muamma daha!!!
Bülent Cankurt/Günaydın
Bülent Bey'in bilmediği yada bu konuda farklı yere mi değinmek istediğini ve yılların usta gazetecinin asılsız bir haberi niye yazmış olduğunu çözmüş değilim. Alara hanımın soyismi bilindiği gibi UZAN değil Koçibeydir. Herkesin bu şekilde bildiği ve yazdığı için genelde Alara Uzan yazılmaktadır.
ZEYNEP ALARA KOÇİBEY : Alara hanım zaten UZAN soyismini kullanmamaktadır. Bunun nedeni rahmetli Renç Koçibey yani Alara hanımın babasının isteğidir. Renç Koçibey'in 2 kızı bulunmaktadır; Alara ve Seben Koçibey'dir.Renç Koçibey'in erkek çocuğu olmadığı için Koçibey soyunun devam ettirmesi yönündedir. Cem Uzan'la evlendiğinde UZAN soyismini değil kendi soyadı olan KOÇİBEY'in T.C kayıtlarında kalmasıdır.
Bilginize...
HABER :
 | | | |
|
|
|
 |
|
|
|
Mobil Sürüme Geç
CENKUZAN.TR.GG
|
|
|
istatistikler
Genç Parti ve Cem Uzan
|
|
|
 |
|
| |
|
|
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?